Araştırma Sürecinin İlk ve En Önemli Adımı: Karar Probleminin Belirlenmesi

Araştırma Sürecinin İlk ve En Önemli Adımı: Karar Probleminin Belirlenmesi

27 Eylül 2025

Bir araştırmaya başlarken atılan ilk adım: karar probleminin doğru tanımlanması, aslında bütün sürecin en kritik noktasıdır. Çünkü yanlış bir problem tanımıyla yola çıkıldığında, ne kadar veri toplarsanız toplayın ya da ne kadar kapsamlı analiz yaparsanız yapın, sonuçların işinize yaraması mümkün olmayacaktır. İşte bu yüzden yürütülen araştırmaların temelini “Gerçekte hangi soruya yanıt arıyoruz?” sorusuna verilecek net bir cevap oluşturur.


Karar Problemi Nedir?

Karar problemi, çözülmesi gereken temel konuyu ifade eder. Başka bir ifade ile “Biz yürüteceğimiz araştırmayı neye çözüm bulmak, ne ile ilgili karar vermek için yapıyoruz?” sorusunun cevabıdır.

Örneğin, yeni bir ürün piyasaya süren bir firmanın ürünü tüketiciler tarafından beklenen ilgiyi görmemiş olsun. Buradaki karar problemi şudur:
“Ürünün istenen satış hacmine ulaşması için neler yapmalıyız?”

Bu noktadan sonra karar problemi, yanıt aranan ölçülebilir araştırma sorularına dönüştürülür. Belki fiyat algısı yüksektir, belki reklam yeterince görünür değildir ya da rakip ürünler tüketicilere daha cazip gelmektedir.


Neden Bu Kadar Önemli?

Karar problemini doğru tanımlamak, araştırmanın geri kalan aşamalarını adeta bir pusula gibi yönlendirir.

  • Doğru tanımlanan karar problemi sayesinde kaynaklar boşa harcanmaz,
  • Araştırma doğru hedefe odaklanır,
  • Elde edilen sonuçlar doğrudan karar vericilere yol gösterir.

Yanlış tanımlanmış bir problem ise hem zaman hem de bütçe kaybına yol açar.


Karar Problemi Nasıl Doğru Şekilde Formüle Edilir?

  1. Mevcut durumun iyi anlaşılması gerekir: Mevcut raporlar, eldeki veriler ve gözlemler dikkatle incelenmelidir.
  2. Temel soruya odaklanılmalıdır: “Bu araştırma yapılmazsa hangi karar verilemez?” sorusu net bir şekilde sorulmalıdır.
  3. Araştırma soruları oluşturulmalıdır: Genel bir soru, daha küçük ve cevaplanabilir alt sorulara ayrılmalıdır.
  4. Sonuçların ölçülebilir olması gerekir: Elde edilecek çıktılar, somut kararların alınmasına yardımcı olacak nitelikte olmalıdır.
  5. Önyargılardan kaçınılmalıdır: Problemin tanımı yapılırken varsayımlara değil, nesnel verilere dayanılmalıdır.

Pazarlama Araştırmasında Örnek

Bir içecek markasının doğal içerikli mineralli suyu beklenenden daha düşük talep düzeyine sahip olsun. Bu durumda karar problemimizi:

“Tüketici talebini artırmak için pazarlama stratejimizi nasıl değiştirmeliyiz?”

şeklinde tanımlayabiliriz.

Buradan hareketle şu sorular ortaya çıkabilir:

  • “Tüketiciler ürün fiyatını nasıl algılamaktadır?”
  • “Yürütülen reklam kampanyaları yeterince etkili midir?”
  • “Ürünün tadı tüketicilerin beklentisini karşılamakta mıdır?”

Bu sorulara verilen yanıtlar, karar probleminin çözümüne giden yolu aydınlatacaktır.


Sonuç

Araştırmanın en önemli adımı, karar probleminin net ve doğru tanımlanmasıdır. İyi tanımlanmış bir problem:

  • Araştırmanın bütün adımlarını kolaylaştırır,
  • Elde edilen sonuçların gerçekten işe yaramasını sağlar.

Kısacası, sağlam bir temel olmadan sağlam bir bina inşa edilemeyeceği gibi, net bir problem tanımı olmadan güvenilir bir araştırma da yapılamaz.

← Tüm Yazılar